Bugun...
BİR TELAŞ


BETÜL FIRAT GÜNDEME DAİR
amasyahaber.com@amasya.hoıtmail.com
 
 

İnsanlar her zaman meşguller ya da öyle görünüyorlar. Bir koşturmacadır gidiyor. Hiç dikkat ettiniz mi yanınızdan geçenlere. Kim bilir kimin ne telaşı var. Bir telaştır almış herkesi.

Sürekli bir yerlere yetişme çabası, geç kalmışlık hissi de cabası. Devri daim gibi her gün aynı yollarda aynı insanlarla karşılaşmak, aynı yollardan geçen farklı hayatlar yaşayanlara şöyle bir bakan oldu mu?

Kime sorsanız meşgul. Vaktimiz yok birbirimizi durup dinlemeye, anlamaya. Hayatın inceliklerinin farkına varmaya, anlamlandırmaya hiç yerimiz yok. Durduk yere gelecek güzelliklere de ihtiyacımız yok sanırım.

Bir yerlere gidiyoruz, yetişiyoruz; tasalarımızla geziyoruz, günden güne daha telaşlıyız. Olan zamanımızı bu telaşlarla tüketiyoruz.

Geçen zaman, giden gün, dolan yıllar bizden gidiyor; farkına varmıyoruz. Zamanı öldüre öldüre anlamsız şekilde bitiriyoruz ömrümüzü.

Bir telaştır almış herkesi. Hayatın cilvesi olsa gerek. Arka arkaya teptiğimiz yollar. Yakaladım aracı derken yanı başımızdan geçen giden, kaçırdığımız hiçbir şeyin farkında olamadık.

Hayat önümüzden geçip gitti, yaşanmadan gelip geçti fark etmedik.

Zaman aleyhe işleyen sinsi bir düşman sadece. Biz koştururken akıp giden, durmayan, yetişemediğimiz tek olgu. Bir yerlere koştururken kendimize geç kaldığımızın kanıtı.

En kötüsü de telaşlarımızı bir kenara bırakamamak olsa gerek. Ya ekmek parası ya can korkusu; bitmez bizim tasamız.

Bir durup dinlenmeye, gökyüzüne bakmaya, biraz hayal kurmaya, insanları-insanlığı düşünmeye izin vermez bu telaşlar.

Umursamazlık demeyelim de bir yerden sonra duyumsamazlık sanırım. Her gün birileri ölüyor, her gün birilerinin başına kötü şeyler gelebiliyor diye kestirip atmak da huyumuz olmuş artık. Duyarsızlaşmışız. Çünkü bizim telaşımız var diyoruz.

Gözümüz görmemiş o kadar iş-güç arasında hayatta nelerin olduğunu. Ölümler-kalımlar, varlık-yokluk, olanlar-yoksunluklar, güzellikler-çirkinlikler vs. yokmuş gibi davranmaya başlamışız. Adına monotonluk, tükenme sendromu dediğimiz çeşitli hastalıklar da bulmuşuz. Bahanemiz hazır kenarda dursun. Ne olur ne olmaz.

Günler geceleri, biz tasaları kovalamışız. İnsanlar sürekli birbirinin yanında ama yine de kimsesiz kalmış.

Evet, her zamanki gibi hiç vaktimiz yok; bir meczubun yarasına derman olmaya.

Temiz bir hava soluyup dünyayı unutmaya da üşendik sanırım.

Hayat oyun, biz oyuncular olarak hep oynayıp durmuşuz.

Bir kişi de çıkmamış, biz ne yapıyoruz diyen. Nedir bu koşturmaca diyen. Bir durup nefes alın diyen. Bir telaştır gidiyoruz.

Telaşlarda boğulup gideceğimizi bilemedik. Sınırsız telaşlarda tükenen bir biz bırakmışız.

 

Mavinin Fecri ve Mihrinin Hicranı

Yazar ve Şair Betül FIRAT

@paradoks.okur.yazar

 

 

Bu yazı 739 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
YUKARI